Ali Çetinkaya Blv. No:52 D:25-26 Alsancak, İzmir
info@drvolkandede.com.tr
Ali Çetinkaya Blv. No:52 D:25-26 Alsancak, İzmir

Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar

Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar

Cinsel yolla bulaşan hastalıklar, adından da anlaşılacağı gibi cinsel ilişki ile geçen hastalıkların tümüne verilen isimdir. Günümüzde bunların sayısı 40’ın üzerindedir. Bunların bazıları (Hepatit B, Hepatit C, frengi ve AIDS gibi) kan yoluyla da bulaşabilmektedir. Genel bir halk sorunu olan bu hastalıkların dünyada 1 yıl içinde 250 milyon insanı etkilediği bilinmektedir.

Eşlerden birinde bulunan bir cinsel yolla bulaşan hastalık, korunmasız şüpheli cinsel ilişki (kondom kullanmama) ile sağlam olan eşe de bulaştırılabilir. Ayrıca kan yoluyla bulaşabilen bu hastalıkların kan nakillerinde, enfeksiyonlu hastanın vücut sıvılarıyla bulaşmış iğne veya keskin cerrahi aletlerle (diş aletleri, tıraş bıçağı vb.) temasta ve damar içi uyuşturucu bağımlılarının kullandıkları şırınga ve iğneler ile bulaşma riski vardır.

Cinsel yolla bulaşan hastalıklar, kısırlık, düşük, yeni doğan bebeklerde görülen bazı enfeksiyonlar, dış gebelik, cinsel organ kanserleri ve hatta ölüme neden olabilir. Ayrıca, şüpheli cinsel ilişkisi olan ve hastalığa yakalanmış hamile kadının, doğum öncesi veya hemen doğum sonrası dönemde bebeği de risk altındadır. AIDS, hepatit B, sifiliz (frengi), gonore (bel soğukluğu), herpes ve klamidyoz adı verilen hastalıklar gebelik süresince veya doğum sırasında anneden bebeğe bulaşabilir.

Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıkların Belirtileri

Cinsel yolla bulaşan hastalıklarda bazen belirti yoktur ya da kişiyi rahatsız etmeyecek kadar hafif belirti olabilir. Bazı enfeksiyonların virüsü erkekte daha aktif olduğundan kadınlarda bazen hiç belirti görülmez. Ancak, tedavi edilmediği sürece, belirtisiz enfeksiyonu olanlar, bilmeden hastalığı başkalarına bulaştırırlar. Cinsel temastan sonra hastalık belirtilerinin ortaya çıkması için geçen süre (kuluçka süresi) hastalıktan hastalığa değişir. Bu süre günler (bel soğukluğu), haftalar (klamidyoz, hepatit B), aylar (frengi) ya da yıllarla (AIDS) ifade edilebilir.

Cinsel yolla bulaşan hastalıkların en sık görülen bulguları şunlardır:

  • Cinsel organlardan akıntı veya irin (iltihap) gelmesi
  • Kadınlarda vajinada normalde bulunan akıntının fazlalaşması. Akıntı su gibi, süt gibi, sarı, yeşil veya kil renginde olabilir. Koku bazen kokmuş balık kokusu gibidir.
  • Cinsel ilişki sonrası kanama
  • İdrar yaparken ağrı, yanma
  • Cinsel organ ve çevresinde kaşıntı
  • Peniste ve vajinada kabarcık, hassasiyet, siğil ve kızartı
  • Kasık lenf bezlerinde şişlik
  • Testislerden bir veya ikisinde ağrı
  • Karın ve kasık ağrısı

Şüpheli bir cinsel ilişkiniz olmuşsa yukardaki belirtilerin olmasını beklemeden hemen bir hekime başvurmanız gerekir.

Cinsel yolla bulaşan hastalıklardan korunmak için;

  • Cinsel ilişki sırasında mutlaka kondom (prezervatif) kullanılmalıdır
  • Hastalıkların bulaşma riski cinsel partner sayısının artmasıyla artar
  • Taşıyıcı, hastalığın belirtilerini her zaman göstermez, şüpheli cinsel ilişkide doktora başvurulması gerekir
  • Size veya yakınlarınıza nakledilecek kanda gerekli testlerin yapılıp yapılmadığı sorulmalıdır
  • Başkalarının kullandığı enjektör ve iğneler kullanılmamalıdır
  • Berberde, diş doktorunda, kozmetik işlemlerde vb. yerlerde cilt ve vücut sıvılarıyla temas eden cihazların tek kullanımlık olması veya yeterli hijyenden geçirilmiş olması kontrol edilmelidir
  • Kan verirken bir defa kullanılıp atılan iğnelerden kullanılmalıdır
  • Hamileler, doğum öncesi dönemde düzenli sağlık kontrollerini yaptırmalıdır

Cinsel yolla bulaşan hastalıkların günümüzde en çok bilinen ve karşılaşılanları şunlardır;

  • Bel soğukluğu (gonore)
  • Frengi (sifiliz)
  • Genital herpes (Genital uçuk)
  • Genital siğil (HPV enfeksiyonu)
  • Granuloma inguinale (yara)
  • Kandidiyazis (Mantar)
  • Klamidyoz
  • Hepatit B
  • HIV enfeksiyonu (AIDS)
  • Lenfogranuloma venerum
  • Trikomoniyazis

Bu hastalıkların tedavileri çeşitli antibiyotikler, kimyasal maddeler ve koter uygulamaları ile yapılabilmektedir. AIDS’in bilinen bir tedavisi yoktur.

Burada dikkat edilmesi gereken husus, eşlerin her ikisinde de hastalık olabileceği için tedavinin planlanmasında eş tedavisinin unutulmamasıdır.